24 Nisan 2007 Salı

YİNE SOBELENMİŞİMDE HABERİM YOK

Sobelendiğimden haberim bile yoktu blogları gezerken farkettim:) geç kalınmış bir cevap olacak ama özür diliyorum özür diliyorum özür diliyorum :))şimdi andy kardeşten kopya çekerek hazırlayalım. kurunanede sobelemişti beni ama anlamamışım ben ne olduğunu tek birşeye cevap vermiştim:) neyse öğrenicem yavaş yavaş:)

1-1 BUGÜNE KADAR YAŞADIĞINIZ 3 ŞEHİR:

İstanbul : Burada doğdum büyüdüm okudum herşeyim İstanbul ve ayrılık o kadar çok canımı acıtıyor ki. Kısa süreli ayrılıklarda rüyalarıma girecek kadar çok seviyorum istanbulu.
Londra : iki yıllık dil eğitimi, ama her memleketim insanı gibi türk arkadaşlarımı buldum ve inanılmaz güzel zamanlarım oldu. Arkadaşlıklarım hala devam ediyor.

Maalesef üçübcü şehir yazamıyorum çünkü başka yok :)

1-2 TATİL İÇİN GİTTİĞİNİZ VE ÖNERECEĞİNİZ 3 ŞEHİR

Antalaya - Kaş : İnsanları mükemmel denizi okadar güzel değil kayalıklardan girmek zorundasınız ama yinede çok güzel.
Safranbolu : İlk defa geçtiğimiz ramazan bayramında gittim. Evlerine bayıldım bi an orada yaşayabileceğimi düşünmüştüm ama istanbul duyarsa üzülür diye o düşüncemden de hemen vazgeçtim:)
valla başka önerebileceğim pek biryer yok. Şimdi düşünüyorumda ben geziyorum sdanıyordum demek ki meğer pek de biryere gitmemişim. Neyse daha geç değil gideriz.

1-3 YAŞAMAK İSTEDİĞİNİZ VEYA GÖRMEK İSTEDİĞİNİZ 3 ŞEHİR:

İstanbul - İstanbul - İstanbul

2-1 ŞU ANDAKİ MESLEĞİNİZ:

Uluslar Arası Taşımacılık

2-2 YENİDEN DÜNYAYA GELSENİZ HANGİ MESLEĞİ SEÇERSİNİZ:

Veteriner olmak isterim. Lisedeyken veteriner olucam diye tutturmuştum da evdeki herkes karşı çıkmıştı. O zaman demiştim kendi evim olsun hayvanat bahçesine çevirmesem ocean değilim diye:) hatta annem tutturmuştu evlendirme memuru olayım diye allahım ya annem ne alakası var evlendirme memuru ile benim.Evlendirme memuru ocean :) mayonez okuyorsan bunları epey bi dalga geçilecek malzeme sana :)))))

2-3 KESİNLİKLE YAPMAM DEDİĞİN MESLEK:

Öğretmen olamazdım olamadımda zaten :) çocuklar insanı erkenden toprağa gömer alimallah. iki aylık öğretmenlik deneyimimde anladım ve hemen istiifa ettim :)) kabus gibiydi yaaa..

3-1 YAŞAM FELSEFENİZİ OLUŞTURAN SÖZLERDEN BİRİ:

sen daima mutluluğu yakalamaya çalış , hüzün nasıl olsa gelip seni bulur.

3-2 ÇOK SEVDİĞİNİZ BİR KİTAPTAN ALINAN PARAGRAF VEYA BÖLÜM:

YAŞAM NEDİR? geceleyin bir ateş böceğinin saçtığı ışıktı. Kışın bufalonun soluğudur. Otların arasında koşan ve günbatımında kaybolan gölgeciktir.

Yeryüzüne dokun / T.C.Mcluhan

3-3 SEVDİĞİNİZ ŞİİRDEN BİR PARÇA:

Ve gönül tanrısına derki : Pervam yok verdiğin elemden her mihnet kabulüm yeterki gün eksilmesin penceremden...

Şimdi üç tanede yemek tarifi vericez anlaşılan :) tam adamı diyebilirim :) ben yemek yapmam ama yapılanı çokda güzel yerim hani :))

1- Kereviz salatası : üç - dört tane kerevizi iyice yıkadıktan sonra soyun sonra rendenin ince olan tarafı ile rendeleyn epey zor olduğunu biliyorum ama annem kızıyor kalın tarafı le rendelediğimde rondodan falanda geçirmeye kalkmayın valla onada kızıyor. Sonra içine eşit mitarda mayonez ve yoğurt ekleyin ( bu mayonez bizim blogdaki mayonez diil lütfen karıştırmayın:)) sonra bol miktarda sarımsak ( sarmısakda olabilir bilemiyorum ) ve minik minik doğranmış ceviz ekleyin hepsini karıştırıp derinde bir tabağa dökün.salatanın tam ortasına lütfen tam ortasında olmasına özen gösterin önceden temizlediğiniz kereviz yapraklarını yerleştirin ki görüntü güzel olsun. salatayı tükettikten sonra sinir olduğunuz birinin karşısına geçip hohlayabilirsiniz :)))) güzel işkencedir:))

Sobelenenler : Mayonez , Cadı , yağmur damlası

2-Yumurtalı köfte : hangi yöreye ait olduğunu falan bilmiyorum doğu kökenli olduğunu tahmin ediyorum. hemen tarifini vereyim. İnce bulguru temizleyip yıkıyorsunuz ben tembel olduğum için bulgurun içine biraz su ekleyerek bulguru şişiriyorum makbul olan bulguru su ile ovalarak yumuşatabilmek. Neyse , şişirilmiş bulgura, bir kuru soğan biraz sarımsak (sarmısakda olabilir) üç kaşık domates salçası, nane, tuz ve pul biber ekleyerek yoğurmaya başlıyoruz. Yoğurma işlemi tamamlandıktan sonra ayrı bir kapta doğradığımız taze soğan ve maydonozu bu karışımın içine ilave ediyoruz. Bütün bu işlemler tamamlandıktan sonra tercihe göre 4-8 arasında yumurtayı bir kapta iyice çırpıyoruz çok fazlaca ışıtılmış yağda yumurtaları pişiriyoruz. Sonra diğer karışımın içine bu yumurtayıda ekleyerek tekrar karışıtırıyoruz. Tercihe göre kıvırtık salata ile ikram edilebilir.

Sobelenenler : Yiyek semirek , neonni

3-valla başka yemek gelmiyor aklıma tarif yazabileceğim :)))

Bu gecelik bukadar :)

Yüreğinizi aydınlatan günlere günaydın diyin inşallah :)

20 Nisan 2007 Cuma

Kaç Kişiyiz !! buyrun cevabı

Buyrun arkadaşlar bir kaç yüzbin kişiydiniz diyenlere bilimsel bir hesaplama. Miting alanında ki tahmini kişi sayısı. http://www.heddam.com/Haber.asp?HaberKimlik=5078

saygılarımla :)

17 Nisan 2007 Salı

UYANIŞ !!


Tandoğan meydanındaydım. Şimdiye kadar hiçbir mitinge katılmamış bütün kalabılıklardan kaçan büyük alışveriş merkezlerine bile kalabalıklardan dolayı çekinerek girebilen ben yüzbinlerce kişinin arasında yüreğimde gururla taşıdığım bayrağımı salladım. Günlerce öncesinden nasıl giderim diye planlar yaparken nihayet bir grup arkadaştan teklif geldi ve biz 4 otobüs olarak mitinge katıldık. Bayram havasında geçeceğini düşünüyorduk ki öylede oldu. Ülkenin dört bir yanından gelen farklı farklı insanlar. Sivas Antalya Balıkesir Bartın Muğla Afyon İstanbul İzmir. Annemi de dedemi de aldım geldim pankartları. Sağı solu ortası siyasetin her kolu orada ne büyük coşku. Hep bir ağızdan söylenen marşlar, en önemlisi Saygı duruşu ve ardından İstiklal Marşı orada bulunan herkes yüreğinden hissederek istiklal marşının ne demek olduğunu tekrar tekrar hissederek söyledi. Uyanışmıydı bilmiyorum ama beklenenin çok çok üzerinde bir katılım olduğu kesindi. Bastonu ile gelen teyzeler amcalar bile vardı. Gayet güzel giyinmiş fakat başında o güzel giyimine yakışan güzellikte başörtüleri, hiçkimse yadırgamadı döpyesler üzerine örtülen başörtüleri, kimse yadırgamadı mini eteği ile geleni ve kimse yadırgamadı sakalı uzun olanı. Çünkü orada o meydanda herkes birdi tek bir düşünce vardı CUMHURİYET , LAIKLIK , orada HALK vardı. Satılmış kimse yoktu o hergün seyrettiğimiz televizyonlar yoktu, ne gazeteciler ne başka bir şey sadece halk vardı sesini duyurmaya çalışan. Bayraklar dalgalandıkça herkes gökyüzüne baktı kan kırmızısı bayraklar herkesin yüreğinde fırtınalar kopardı. Çanakkale geldi aklımıza, İzmir geldi, Erzurum geldi Sivas geldi aklımıza. Askerler geldi gözlerimizin önüne...

Boğazım düğüm düğüm beynimdekiler dökülemiyor yazıya. O kadar çok şey var ki yazılması gereken... Allah bizi bu insanların elinden korusun...

Dönüş yolumuz ayrı bir hüzündü. Meleklerimizi almıştı trafik canavarı. Korlar düştü yüreğimize...

Huzurla Kalın ...

16 Nisan 2007 Pazartesi

Cumhuriyet Mitingi !

Oradaydım ! Gittim gördüm umutlandım. Fotoğraflarla birlikte uzunca bir yazı yazacağım yakında. O atmosferi yaşamak mükemmeldi.

13 Nisan 2007 Cuma

ŞİMDİ YEDİK NANEYİ :)

Aman allahım inanamıyorum kurunane beni sobelemiş. Ben yeni bir blogcuyum napıcam şimdi ne yazacağımı bile bilmiyorum. Kopyalar çekmeye çalışıyorum olmuyor. Herhalde kurunanenin yaptığı gibi birşey yapıcam favori filmler Buda mı gelecekti başıma :) Başlayalım bakalım biryerlerden, kalkabiliriz inşallah altından. Şimdi heyecan da yaptım görüyon mu kurunane :)
Favori Filmlerimiz : ( kıskandım bende resimler koymak istiyorum.)

1- Braveheart : Ablamla ingilizce kursuna giderken binbir zahmetle izin alıp gittiğimiz film:) Çok etkilenmiştim ama ablam daha bi etkilenmişki aynı filmi 3 defa seyretmişti :))
2- Hayat Güzeldir : Bir aşkın hikayesi çok ağlamıştım beeee
3- Babam ve Oğlum : Sanırım duygusal bi insanım ben :) Bir babanın oğluna özlemini bu kadar güzel anlatabilir Çetin Amca.
4-Beynelmilel : Son zamanlarda en çok güldüğüm film. Tavuklarlı döndermişem hacıyıda çarşıya göndermişem:)))
5- Sultan : Bu filme bitiyorum. Bütün karakterler ayrı bir güzel. heleki adile naşit'in gülmeleri allah rahmet eylesin. Kuzucuklarııımmmmm :)
6- Buz devri :) Kaç defa seyrettiğimi bilmiyorum ama her seyredişimizde abimle gülmekten yerlerde sürünüyoruz. Mükemmel bir animasyon ve seslendirme:))

kurunanecim bi eksik varmı bak bakalım ele güne rezil olmayalım :)) başka istediğiniz birşey varsa hemencecik yazıverem:)

Kalın sağlıcakla!

10 Nisan 2007 Salı

YETER ARTIK !!!!!!!!


Dayanamıyorum yaaa bu gürültülü müziğe. Bu da ne diyeceksiniz. Ofiste birlikte çalıştığım pek sevdiğim ! iş arkadaşım acayip derecede gürültüdü aynı tonda devam eden şarkılar dinliyor. Hiç bir sözü olmayan kendisinden başka kimseye haz vermeyen saçma sapan müzikler. Defalarca uyarmama rağmen sanki inadına yapar gibi birde sesini yüksek açıyor. Çıldırmak üzereyim:((( Dımtıs dımtıs dımtıs bu nasıl bir zevkdir. Madem o müzikten hoşlanıyorsun bize niye eziyet ediyorsun git evinde bangır bangır dinle kardeşim. bunları neden ona söylemiyorum çünkü anlamıyor defalarca söylememe rağmen anlamıyor yaaa. Anlıyorda işine gelmiyor arkadaşın... Kazan kaldırıcam yakında ve o kazanı geçiricem kafasına ama hem o hem ben işimizden olucaz boş yere. Herkesin masasında müzik dinleyebilmesi için donanımı var kendi duyabileceğin kadar aç kardeşim sesini. Deli oldum deliiiiii...

Ben hiç böyle hayal etmiyordum iş ortamını meğer ne iğrençlikler varmış. İnsanın gözünü hırs bürüyünce insanlıktan da çıkabiliyormuş. Tek derdimiz müzik olsa yine iyi. İşini sevmeyen bir sürü insanla birlikte çalışıyorum. Günaydın dediğinde bile yüzüne anlamsızca bakan bir yığın ukala. Çok içten bir dilektir bu hiçde zor değil günaydın diyerek karşılık vermek değil mi. Ama burada ki sevgili arkadaşlarıma göre çok zor. Herkesin işi başından aşkın sana günaydın mı diyecekler ocean sende allah aşkına çok şey istiyorsun. Öyle sinirlenmişim ki sormayın ofisin ortasına geçip avazım çıktığı kadar bağırıp saldırmak istiyorum...
Foto yine benim objektifimden makro zoom yoksunluğundan mevcut zoomu şekilden şekile sokarak çektiğim fotoğraflardan:)

3 Nisan 2007 Salı

1 NİSAAANNNNNN



İyiki doğmuşum beeennnnnnn iyiki doğmuşum beeeennnnnnnn iyiki doğmuşum iyiki doğmuşum iyiki doğmuşuuummmmm beeennnnnnn :)) evet 1 Nisan benim doğumgünümdü :)) bu yaşıma kadar ki ben yaşımın 29 olduğunu iddia ediyorum annemde hayır 25 sin seni ben doğurdum benden daha mı iyi bilecen yaşını diyor:)) 1 Nisanlarda bir çok arkadaşımın şirin espirili doğumgünü kutlamalarına hatta yeni öğrenen kişilerin aaa şaka gibi yazık annene ne kötü bir şaka olmuş konuşmalarına maruz kalmış biri olarak bu sene hem hüzünlü hem çok mutlu bir gün geçirdim. Bitirmiş olduğum 28 yaşın bana kattıklarını yada benden götürdüklerini hiç düşünmeden sevgilinin başının etini yiyerek ve trip yaparak geçirdim hehehe :)) nitekim kendisi gelemediler bu konuya ayrıca değineceğim:))


Cumartesi günü büyük bir atılım yaparak harbi harbi diyete başladım ve bunu bir doktor gözetiminde yapmaya karar vererek aile doktorumuza gittim ( evdeki doktor bi işe yaramıyor bu konuda) beni hipnoza alma yolu ile iştahımı kesme ve yemek yemenin aslında açlıktan çıkmış gibi ne varsa saldırmak olmadığını uygulamalı olarak gösterdi. O yemek yedi ben seyrettim o anlattı benim tavuk parçasında gözüm kaldı. Anladın mı ocean önce yemek yemeyi öğreneceksin ve aldığın farklı lezzetlerin farkına varacaksın. Tamam doktor abicim dedim bunların hepsini yapıcam ama şu yüreğimi güp güp ettiren şu pastayı yedikten sonra başlasak bu işe diyiverecektim ki şahin bakışları ile karşılaştım. Galiba hakkatten kilo vermem gerekiyor :))) neyse efendim kilomun kaydını aldıktan sonra şahin bakışlar birkez daha üzerimde gezindi ve ben ne demek istediğini gayet net bir şekilde anladım:) senelerdir uğraşıyorum seninle bu seferde kilo verme gözüm görmesin seni demek istemişti:) neyse efendim hipnoz seansımızdan sonra içeriden çağrıldık deli hatun ( doktor abimin sekreteri ) bir pasta ve yanı başında duran kocaman bir mumla beni bekliyordu içeride 6-7 hastada ayağa kalkmış iyiki doğdun diyor:) dilek tut diye bağıran deli abla:)) allahım kaç defa dilek tutulurki... herşey bi anda aklımadan geçiyor da neyse diyorum diğerlerini sonrakilerde tutarım :)) evet pastayı yeme zamanı şahin bakışlar üzerimde içeride sana anlatmıştım dimi der gibi bakıyor biliyorum doktor abim bütün pastayı kendi yemek istiyor o bakışlar o yüzden:) ama hipnoz işe yarıyor ve ben o pastadan ancak çookkkk ince bir dilim yiyebiliyorum. maalesef incecik bir dilim. Mayonez inanabiliyormusun:))) neyse efendim oradan çıktıktan sonra sevgiliyi arıyorum ve ısrarla gelecekmisin diyorum alf geçiştiriliyor. kutlamalar daha bitmediii. Evin en küçüğü olmanın bütün avantajları itina ile kullanılıyor tarafımdan. Akşam babam kocaman bir çiçekle geliyor papatyalar karanfiller çok şirin bir demet:) ablam güya bana farkettirmeyecek pastayı nasıl içeri soksam diye kıvranıyor kapıda gözlerim sonuna kadar açılmış onu rahatsız etmek için:) cumartesi günkü iki kutlamadan sonra 1Nisan sabahı. Evet tahmin ettiğiniz gibi sevgili gelemiyor. Gelemediği için özür dolu mesajlar. Çok üzüldüğüm için anlatmamaya karar verdim kendisi bilimum eziyetlere katlanmak zorunda olduğunu tekrar ve tekrar anlattıktan sonra bütün gün triplerimi çekiyor:)) yazık bazen onada acıyorum beee :)) Neyse efem pazar günü sevgili abimin tiyatro oyununa yaklaşık 30 kişi ile izlemeye gidiyoruz salona en son giren benim herzamana geç kalırım ama annem kadar olamadım daha :) bizin 30 kişi birden kutlamalara başlıyor.kendimi nerelere saklayacağımı şaşırmış bir şekilde oraya buraya saklanmaya çalışıyorum allahım hiçbiryerlere de sığamıyorum herkes bana bakıyor nereden çıktı bu derken susuyorlar. doğumgünü çocuğu diye sırtımı sıvazlayanlar ulen çocukluğumuz mu kalmış 29 yaşındayız bi karizmamız var şu tiyatroda yapmayın arkadaşlar dediysemde benim karizma yerle bir... Sağ salim 1 nisanı da atlatıyorum ama daha bitmediiiii. 2 Nisana geldik Benim sevgili pazar günkü triplerimi bertaraf edebilmek için sabahın köründe çelenk kadar bir çiçek gönderiyor bir de not özür dilerim. Yerseeeee :)) Neyse sevgili servis arkadaşlarıma gelelim. Aslında onlara süpriz yapıp servise gitmemeyi düşünmüştüm :) işin aslı geç kalabilirdim işlerim yoğundu. Kucağımda kocaman bir çiçek ile düştüm yollara servisten arkadaşım aradı senin oradan binicem diye onunda elinde çok güzel bir çiçek vardı ne güzel bugün herkesin çiçeği var elinde :) serviste keklerle yaptığımız geleneksel doğumgünü şenliklerinden sonra iki demet çiçek daha kucağıma verildi biri şeriden biri gönülden ve en çok sevdiğim hediye çok güzel bir yüzük ve bileklik kullanmaya kıyamıyorum valla:) Bu yazı epey bi gecikti yaklaşık bir hafta ama idare ediverceksiniz artık:) Teşekkür ederim bütün arkadaşlarım teşekkür ederim annecim babacım ablacım abicim. Sevgilim sanada teşekkür ederim ama bu doğumgünü uzunca seneler başına kakılacaktır bilgin olsun:))) bazen acıyorum bu çocuğa evlenene kadar elimden geleni yapayımda nasıl olsa sonra değişiyorlarmış dimiiiii evli ablalaaarrrrr :)




Kalın sağlıcakla ;)